İletişim Nedir?

 

Her türlü bilgi, duygu ve düşünlerin paylaşılması ve karşı tarafça anlaşılması sürecine iletişim diyoruz.

Türk Dil Kurumu da “Duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildirişim, haberleşme, komünikasyon” olarak tanımlamıştır.
Birçok eserde karşılıklı iki kişinin diye başlayan tanımlamalar görebilirsiniz. Ancak biz sadece insanlarla değil diğer canlılarda bu süreci yaşamaktayız. Hatta cansız maddelerle bile iletişim sürecindeyiz. Nasıl olur demeyin.


Bir gün seminerimde iletişimi anlatırken en az iki kişinin diye başladım tanıma. Bir kadın el kaldırdı ve söz istedi. - Hocam siz iki kişi dediniz ama evimde küçük, dünyalar tatlısı bir kedim var, onunla konuşuyorum ve beni anlıyor. Bu iletişim değil mi? Diye sorunca bundan sonraki tüm seminerlerimde tanımlama yaparken iki kişinin yerine iki canlının demeye başladım. Erzurum’da bir seminerimde “En az iki canlının” diye başlayınca orta yaşlarda bir beyefendi söz istedi. - Hocam buralar kış memleketi, benim 1989 model bir Renault 12 arabam var biraz eskice. İşimi görür ama kışın soğukta zor çalışır. Açarım kapısını, çalıştırmadan başlarım elimle direksiyonu severken; dilimle de “aman benim guzuum, sahibini yarı yolda bırakmayan arabam” derim. Bunu yapınca araba daha az sıkıntı yaratır bana dedi. Aslında bu beyefendi de haklı. Etrafımıza baktığımızda arabasıyla, eviyle, kıyafetleriyle, özel eşyalarıyla, rahmetli babasının resmiyle, çiçeğiyle, ağacıyla, kedisiyle ve köpeğiyle iletişim kuran binlerce insan yok mu? Ben artık tanımlama yaparken mümkün olduğunca dikkat ediyorum. Sadece insan ya da canlı demiyorum. Çünkü iletişimin toplum tarafından algılayışı bizim tanımlamalarımıza uymayabiliyor.